Kategoriler : Bizim Denizler

Bereketsiz sezonun nedeni; aşırı avcılık ve denetimsizlik

Doğal dengenin korunması, balıkların rahat göç etmesi ve en az bir kez yavru vermesi için uygulanan 138 günlük av yasağı 1 Eylül’de sonlandı. Yaklaşık 20 bin balıkçı teknesi denizlere ‘Vira Bismillah’ diyerek açılırken ağlar istenilen bereketle güverteye çekilemiyor. Balıkçıların en çok görmek istediği palamut henüz ağları hiç şenlendirmezken, hamsi ve istavritin beklentinin altında avlanması yüksek fiyatlardan satılmasını sağlıyor. Türk mutfağının en çok tükettiği bu üç balığın bile az bulunması pek çok soru işaretini beraberinde getirirken, avlanan balık miktarında da yıldan yıla büyük düşüş yaşanıyor. 15 Nisan’a kadar sürecek av sezonunun neden kötü başladığını araştıran bilim insanları ve balıkçılar görüşlerini Deniz Kartalı ile paylaştı.

20 yılda 200 bin ton düşüş

Türkiye’nin en büyük su ürünleri fakültesi olan İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Saadet Karakulak, balık azlığının nedenlerini aşırı avcılık, deniz kirliliği, küresel iklim değişikliği ve istilacı türler olarak sıraladı. Prof. Dr. Karakulak, “Aşırı avcılık ve iklim değişikliği ne yazık ki en önemli etkenler. Her ikisini de kontrol edebilir, etkilerini en aza indirebiliriz. Balıkçılıkta denetim ve kontrollerin yeterince yapılmadığından yasadışı kayıt dışı avcılık yaşanıyor. 2000 yılında 500 bin ton olan su ürünleri avcılığımız 2018 yılında 314 bine tona kadar düştü. Birçok balık türünün av miktarında da ciddi azalmalar var.” dedi. Küresel iklim değişikliğinin etkisinin bu yıl daha çok hissedildiğini söyleyen Karakulak, “Temmuz’dan beri süren yağışlar ve şiddetli rüzgar üremeyi etkiledi.” dedi.

“Mevzuat kaçak avcılıkla mücadeleye yeterli değil”

Prof. Dr. Karakulak, “İyi bir balıkçılık yönetimi uygulanmalı. Balıkçılık mevzuatlarının yeterli olmaması yasadışı avcılıkla mücadeleyi zorlaştırıyor. Öncelikle 1380 sayılı su ürünleri kanununun değişmesi gerekiyor. Denetim ve kontrollerin arttırılması, denetimlerde Su Bilimleri ve Su Ürünleri mühendislerine öncelik verilmesi, aşırı avcılığı önlemek için avcılıkta kota sistemin getirilmesi önlem olabilir. Taraf olduğumuz biyolojik çeşitlilik sözleşmesi, ülkelerin deniz koruma alanlarının oranlarının yüzde 12 seviyelerine çıkarmasını ön görürken Türkiye’nin deniz koruma alanları yüzde 4. Nesli tehlike altındaki türlerimiz ve biyoçeşitliliği korumak için daha çok deniz koruma alanımız olmalı. Filodaki fazla tekneleri başka ülkelere avcılığa özendirilmeliyiz. 2015 yılından beri 110 Türk balıkçı teknesi Moritanya sularında avcılık yapıyor. Başka ülkelerle ikili antlaşma yaparak filonun fazlası başka ülkelere kaydırılabilir.” dedi.

“Her sezon öncekini aratacak kadar kötü”

İstanbul Bölgesi Su Ürünleri Kooperatifler Birliği Başkanı Erdoğan Kartal her balık sezonunun bir öncekini arattığını vurguladı. Kartal, “Balık yok olmaya yüz tuttu ama çare bulamıyoruz. Yıllardır azalmaya dikkat çekiyoruz, ama yine de küçük balık tutuluyor. Balık stokları küçük balıkların avlanmasıyla adeta telef oluyor. Yanlışı yanlışla kapatıyoruz. Sadece hamsi ve istavrit tutsak 300 tekne ancak doyar. Balığın azalmasının tek nedeni bizleriz yani denizde olan ve olmayan sektörle ilgili herkes. Aşırı avcılık, kirlilik, yasadışı avcılık, yavru balık katliamı bu yok oluşu hızlandırıyor. Acilen kota üzerine çalışmalar yapılması, balık av boylarının arttırılması ve bilimsel çalışmaların uygulanması şart. Tedbir almazsak sadece balık değil balıkçı da bitecek” diye konuştu.

Kadıköy’de ki Özmen Erdal, “Hamsi ve istavritin bile pahalı olması vatandaşı ürkütüyor. Ama hiç yoktan iyi diye bakıyoruz. Palamut olsa onlarında fiyatı düşer. Yani palamut olmazsa olmazımız.” dedi.

Hamsi 25 TL, İstavrit 15 TL, Uskumru 20 TL, Karides 30 TL, Mezgit 20 TL, Sardalya 15 TL, Barbun 20 TL, Çupra-Levrek 35 TL, Somon(Karadeniz) 30 TL, Levrek 35 TL, Somon(Norveç) 80 TL

 

Sorumlu aşırı avcılık ve denetimsizliktir

 

İstanbul Su Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Meriç Albay ise, “Asıl sorun aşırı avcılıktan kaynaklıdır. Kontrollerin amacına uygun yapılamaması, balıkçılıkta tekne sayısının yüksek sayıda olması, gelecek yıl tutulması gereken balığa üreme şansı verilmemesi, kaçak avcılığa caydırıcı ceza verilmemesi, Karadeniz’de zenginleşmiş dere sularının denize ulaşmasına engel olunması ve bilimsel yaklaşımlara itibar edilmemesiyle balık stokları azalıyor. Asıl nedenler bunlardır, kirlilik ve iklimsel nedenler balık azalmalarında ilk etken değildir.” dedi.

Deniz Kartalı

En Yeniler

MİLGEM’İN BABASI ÖZDEN ÖRNEK’İ UNUTMA… CEM AMİRAL YAZDI

Bugün MİLGEM’in babası 20. Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Özden Örnek’in aramızdan ayrılışının 6.yıldönümü. 2007 yılı…

% gün önce

DENİZ ŞEHİTLERİNİN İSİMLERİ ÖĞRENCİ ODALARINDA YAŞAYACAK

En riskli mesleklerden denizcilik sektöründe ahde vefa örneğinin de kesin şekilde uygulandığının göstergesi yaşandı. Görevleri…

% gün önce

ADALET ANTALYA DENİZ MÜZESİ’Nİ KORUDU

Deniz severlerin ve dalgıçların kapatılmasına tepki gösterdiği Antalya Deniz Biyolojisi Müzesi için yürütmeyi durdurma kararı…

% gün önce

KUMPANYA… KAPTAN ULUÇ HANHAN KURGULADI

Figen sabah saatlerinde çalan telefonunu zorlukla açabildi. Akşamdan kalmaydı, ağzında ekşimsi bir tat, dağınık saçları,…

% gün önce
Trusted by Ethereum Code Trading