UĞUR UGAN

–Daha önce böyle bir etkinlik gerçekleştirmiş miydiniz. Bu ilk mi oldu. Umduğunuz gibi bir etkinlik geçti mi?

Daha önce buna benzer etkinlikler yapmıştık ama böyle bir geçit resmi düzenlenmemişti.

-Nasıl bir ön hazırlık süreci geçirdiniz?

Hazırlık olarak bütün tekneler denize hazırdı. Ekstra bir ön hazırlık gerekmedi. Biraz tekneler toparlandı o kadar.

-Nasıl bir kareografi hayal etmiştiniz?

Kareografi olarak da aslında biraz hayallerimiz vardı ama rüzgar neredeyse hiç yok gibiydi. Birbirinin peşine karışık gibi takılıp bir sıra halinde ufak bir seyir yapabildik. Orada bir anda böyle bir fikir gelişti. Drone’la yaptığımız çekim sırasında ay yıldız yapalım diye yelkenli tekneleri yıldız şeklinde yerleştirdik botla da onların etrafında bir tur atarken yarım tur atarken botun arkasında bıraktığı köpükler aynen bir hilal oldu teknelerin etrafında bunun da havadan görüntülerini yakaladık.

-Sizinle birlikte hangi gruplar etkinliğe katıldı?

Tuzla Yelken ve Su Sporları Kulübü, Deniz Harp Okulu, Piri Reis Üniversitesi öğrencileri, Tuzla Yat Kulübu bir arada ilk defa böyle bir etkinlik yaptı. 25 tekne katıldı optimistler, lazerler, J80’ler, kürekli de bir teknemiz vardı. Bayraklarımızı da alarak yelkenlerle geçit resmi yaptık. İnşallah önümüzdeki yıllarda daha da geliştirmek istiyoruz. Teknelerden bir tanesinde canlı bando olsun diye hemen fikirler gelişti. Umarım kalıcı bir etkinlik olur.

-Eklemek istediğiniz başka şeyler var mı?

Burada bütün denizciliğe gönül vermiş kurumlar biraraya gelip böyle bir faaliyette bulundu. Daha da geliştirilebilecek bu grupların daha sık çalışması lazım hepsi aynı amaca hizmet ediyor. O da ülkemizde denizciliğin hakettiği önemi elde edebilmesi ve toplumun, ekonominin çok çeşitli alanlarında bundan istifade edilmesi. Bunu hayal ediyoruz. 29 Ekim’de de bunu kutlamak çok anlamlıydı bence de. 29 Ekim’i ve ulu önder Atatürk’ün bize kazandırdığı muazzam değerler. Cumhuriyet sayesinde biz bu denizlerden istifade edebilecek potansiyele sahibiz. Bunun ne kadarından faydalanıyoruz onu düşünmek lazım. Bununla ilgili harekete geçersek de yadettiğimiz büyüklerimizin ruhları da rahata erişmiş olur diye inanıyoruz.