Deniz Kartalı

İstanbul’un Karadeniz kıyısında doğa yürüyüşü

İstanbul’un Karadeniz kıyısında doğa yürüyüşü
Deniz Kartalı( denizkartali@denizkartali.com )
682 views
23 Kasım 2019 - 11:06

Ey Şehirli Şimdi Ağva’da olmak vardı

CELAL AŞAN Turizm Yatırımcısı / Dağcı

Aslında Doğa Sporlarına başlangıcım ilk gençlik yıllarımda Ağva Kilimli koy civarında yaptığım birkaç saati geçmeyen kısa yürüyüş etkinlikler ile başladı. Seksenli yıllarda arkadaş grubum ile Ağva’daki Yeşilçay nehrini yüzerek kat eder tepedeki Deniz Fenerinden sahili takip ederek doğuyu kerteriz alıp ormanı aşarak varırdık, gün boyu yüzer ve adacıklardaki deniz mağaralarına dalıp midye toplardık. Hemen oracık da bir peynir tenekesi bulup deniz suyu ile midyeleri haşlar ve ekmek ile katık edip yerdik. Akşam dönerken naylon torbalarda taşıdığımız midye fazlaları diz altında derin yaralar açar ama biz bununu dert etmezdik.

Gençlik yıllarımızın yaz ayları harika hatıralar bırakıp akıp gitti, elimizde kalan mavi yeşil büyülü bir dünya.

 

Askerlik sonrası iş hayatı başlayınca kendimi bir vesile ile dağcılık dünyasının içinde buldum. Dağlar yaşam tarzıma dönüştü, o günün şartları ile alınabilecek en kaliteli dağcılık ve arama kurtarma eğitimlerini en yetkin kurumlardan alabilme şansına eriştim. Yurt içi ve dışında birçok dağ ve doğa yürüyüş etkinliğinde bulundum. İstanbul’da kurduğumuz Dağcılık klübün’de uzun yıllar yönetimde yer aldım.

Artık emekliyim zaman bol, Ağva’da turizm ile uğraştığım için sezon başı ve sonu on dakika yürüyerek eşsiz doğaya ulaşabiliyorum. Son bir yıldır eşimin kuzeni Şile Çevre Gönüllüleri dernek başkanı Jeolog Nabi Evren ve ekibi ile doğa yürüyüş etkinlikleri yapmaktayız. Grubun nerdeyse tamamı emekli insanlardan oluştuğu için etkinlikler hafta içi günlerde yapılıyor.

Şile ve Ağva İstanbul’un arka bahçesi ve oksijen deposudur, kendi aracınız ile ya da toplu ulaşım kullanarak kısa sürede bu coğrafyaya ulaşmak mümkündür. Hacıllı,Tepemanayır ve Dikenli köyleri arsında birkaç yıl önce açtığım nefis bir parkur var. Hacıllı vadisinde bulunan Gürlek ve İnkese mağaraları mutlaka ziyaret edilmesi gereken doğa oluşumları. Göksu nehri boyunca kısa ve uzun turlar yapmakta mümkün. Sarı Kavak köyünde doğal ortamında mayıs ayın da kendiliğinden Şakayıklar ( Ayı Gülü) açıyor, buda fotoğraf tutkunları için hazine değerinde.

İnsanlar Şile ve Ağva’yı deniz ve nehirleri için tercih etmekte, lakin bu coğrafya Eko turizm bazlı yürüyüş ve kampçılık içinde olağan üstü imkanlar sunuyor. Günübirlik veya hafta sonu iki günlük kamplı etkinli yapmak olanağı var. Özellikle uzak ve uzun parkurları deneyimlemiş biri olarak söylüyorum Likya yolu Kaş-Demre etabı kalitesinde görsellik sunuyor Ağva-Sardala koyu doğa yürüyüş etabı. Nerdeyse tüm etkinlik boyunca orman ve deniz manzarasına muhatap oluyorsunuz.

Sezon başında Bein İZ TV Sırt çantam programı yapımcısı sevgili İsmail Şahinbaş ile bir proje kapsamında Pınarlı Köyü Kuzgun Yuvası Koyundan Ağva merkeze kadar sadece orman ve sahil şeridini kullanarak bir rota açmıştık. İsmail Şahinbaş ile dostluğumuz Ağva’da Bahar isimli İZ TV için yaptığımız belgeselden bu yana devam ediyor.

İnsansal kirlilik her yerde büyük sorun

Uzun zamandır Nabi ağabey ile konuştuğumuz etkinliği turizm sezon sonuna geldiğimiz için nihayet hayata geçirebildik. Ağva’dan Pınarlı köyü Kuzgun Yuvası koyuna kadar olan etabı ben rehberlik yapacak Sardala Koyuna ise Nabi ağabey bulacaktı. Etkinliğe ben, eşim Serpil Şile’den ise Nabi ağabey ve iki emekli asker Haldun ile İbrahim ağabeyler katıldı, olabildiğince sınırlı sayıda bir ekip oluşturmuştuk. Kilimli koyuna ulaşmanın iki yolu var, tekne ile Yeşilçay nehrini geçip demir merdiven kullanarak kayalıkları aşıp yaklaşık iki buçuk kilometre falez üzeri yürümek yada Ağva’dan kendi aracınız ile beş kilometre yol kat ederek ulaşmak.Biz ikinci şıkkı seçtik. Kilimli koyu artık çok bilinen bir mesire alanına dönüştü yaz döneminde günü birlikçilerin akınına uğruyor ve inanılmaz kirletiliyor. Sezon sonu Şile Belediyesi’nin büyük çabaları ile olabildiğince temizleniyor. Bu muhteşem koya insanımız maalesef çok hoyrat davranıyor. Kilimli etabının ilk pasajı çok yoğun bitki örtüsü ile kaplıydı, malum Karadeniz bol yağış alan bir coğrafya buda doğanın coşmasına etken oluyor. Bu bölgede doğa asla stabil değil her mevsim hızlıca güncelleniyor.

Çok sert bir eğim ile başlayan rotaya mümkün olduğunca az yükseklik içeren bir yüzeyden girdik. Önceki tecrübemden edindiğim ihtiyaç doğrultusunda her katılımcıdan eldiven, iş gözlüğü ve kesici el alet getirmesini istemiştim. Açıkçası bu malzeme çok işimize yaradı, kesiciler olmasa örümcek ağına dolanmış sineğe dönerdik. Bazı noktalarda çömelerek kimi zaman alçak sürünerek ilerledik. Dikenli sarmaşık uzantıları insanı canından bezdiriyor, defalarca bel altından çizik yedim. Allahtan en hassas yer olan gözleri taraklı şapka ve gözlükler ile koruduk. Orman seyreldiğinde ise ortam Cennetten farksız oluyor, sol yanımız muhteşem deniz manzarası, falezler, kaya oluşumları, ana karadan bağımsızlığını ilan etmiş minicik adalar oluşturuyor. Flora çeşitliği genelde meşe, kestane, ıhlamur, çam ağaçları Süpürge (Erika ) ve Yılgın çalısı . Kuşburnu, böğürtlen, kocayemiş(dağ çileği), muşmula doğal yolla kendiliğinden yetişen antioksidan deposu bitkiler tüm yürüyüş boyunca dalından tüketebileceğiniz kadar çok. Ayrıca yol boyu kekik ve Mercan Köşk öbekleri de sizi selamlıyor. Zemin açıklık alanlarda yeşil sonbaharda gözünüz meşelerin altlarında olsun, gelincik (İmparator mantarı), kıkırdak (porcini) gibi çok lezzetli mantarlar ile karşılaşmanız çok mümkün. Doğa yürüyüşleri doğal beslenme için de bir fırsata dönüşüveriyor.

Kilimli etabı ilk pasajı bitirip zorunlu olarak Melen su hattına çıkmak durumunda kaldık, orman bu güzergahtan geçit vermedi, sonra rehabilite etmemiz gerekecek, Şile belediyesinden destek talebinde bulunmayı düşünüyoruz. Melen su hattı üzerinden tepe bayır aşan ekibimiz Kuzeye doğru yöneldi ve Kadırga sapağından giriş yapıp yol üzerindeki çeşmeden buz gibi su takviyesi yaptı. Tüm rotada su temin edebileceğiniz tek yer burası. Amfitiyatro olarak adlandırdığımız metamorfoza (Başkalaşıma ) uğramış kalker kayalıklar üzerinden doyumsuz deniz manzarası ile Pınarlı Kuzgun Yuvası Koyuna doğru ilerledik. Balıkçı tekneleri bize eşlik ederken açıklık alanda esen tatlı esinti bizi kendimize getirdi.

Destur istedik verdiler

Dikenli sarmaşıkları ile dolu Jungel’ı aştıktan sonra manzara zengini bu pasaj bize Cennet bahçesi gibi geldi. Belki de bu rotanın en keyifli kısmı coğrafyanın hiç rutin olmayışı, her etap birbirinden farlı doğa manzaraları sunuyor yürüyüşçülere. Pınarlı Kuzgun Yuvası koyu girişine epey yüksek bir seyir terasından bir süre koyu izleyerek indik. Burası küçük bir koy hiç kumsalı yok direk kaya yüzey deniz ile kucaklaşıyor. Bu koyda İlginç olan iki morfolojik özellik var, biri yaklaşık on beş metrelik bir kule , diğeri ise üzerinden koya indiğimiz tepenin altında yer alan enine dar ama içe doğru uzunca bir deniz mağrası .Bu koya balıkçılar sigara mağrası diyorlar, yetmişli yıllarda sigara kaçakçılığı döneminde stok deposu olarak kullanılırmış. Burada nevalemizi çıkarıp atıştırdık. Güneye doğru koyun bittiği alandan ilerleyerek toprak yoldan bu kez kuzey doğuya yöneldik. Karşımıza karavan dolu özel bir mülkiyeti çıktı. Direk ormana girmektense tüm koyu tel örgü ile kapatan açıklık araziden geçmenin daha kolay olacağını düşünerek bekçilerden izin istedik. Destur verdiler.

Doğa yürüyüşünde güvenlik şart

Geçen yıl bekçilerden birinin Alzheimer hastası babası falezlerden düşerek hayatını kaybetmiş maalesef, aman uçuruma fazla yaklaşmayın diye de tembihlediler. Tel örgülü araziyi kısa sürede aşıp önümüzdeki patikayı takip ettik ama kerhen sık ormana girdik, doğaçlama sık ormanda bir süre ilerledikten sonra Nabi ağabeyin içgüdülerine uyup bir toprak yol bulmayı başardık. Bu yol bizi yine Melen su hattına kadar indirdi. Yolda tesadüfen Pınarlıdan bir vatandaş ile karşılaştık GPS Takılı büyük başların izini sürüyormuş. Sardala koyuna sadece iki kilometre kaldığını söyleyince içimiz rahatladı zira çök, kalk, sürün yapmak bizi epeyce yıpratmıştı. Melen hattını kesen Pınarlı Bağırganlı asfaltına ulaşıp kısa bir yürüyüş ile yeni yapılmakta olan Sardala Koyu yoluna yönlendik, anladığımız kadarı ile koy özel işletmeye verilmiş buldozer ve kamyonlar hummalı bir şekilde çalışıyordu. Yol boyu çamur kıyamet. Koya buradan giriş yaptık. Önce bizi denizde derin bir deliği olan bir adacık karşıladı harika görünüyordu mini kumsalı geçip patikayı bulduk yaklaşık on dakika yürüdükten sonra Akvaryum koyu veya Cennet Havuzu’da denilen olağan dışı bir morfoloji ile yüzleştik. Jeolog Nabi Evrenin teknik anlatımı ile Üst Kretase yaşlı denize doğru hafif eğimli orta kalınlıktaki beyaz kireçtaşlarının yaratmış olduğu uluslararası değerde PİTORESK güzellikte Jeolojik miras kaya oluşumlarını görme imkanı bulduk. Cennet /Akvaryum Havuzu tavanı çökmüş bir eski mağara aslında. Karadeniz ile  kırık hattı boyunca açılmış bir bağlantısı var. Küçük sandallar buradan giriş çıkış yapabiliyor. Bu kaya duvarının denizle temasını altta yer alan tahminen iki metre karelik dairesel bir boşluk sağlıyor. Kaya duvarının kuzeyi açık denizken güneyi büyükçe dairesel bir havuz oluşturmuş. Şahsen benim dünya gözü ile gördüğüm en acayip ve bir o kadar muhteşem bir doğa harikası. Doğa etkinliğimizin finali Cennet havuzu ile taçlanmış oldu, yazın buraya yüzmeye gelmenin düşlerini kurar oldum, hatta Sea kayak ile turlamak elzem görünüyor.

 Bu güzide parkur doğanın bize hediyesi

Doğa yürüyüş parkuru olarak İlk kez aşılan Ağva-Sardala Koyu etabı İstanbullun en güzide outdoor aktivite alanı olma potansiyelini taşıyor. Küçük dokunuşlar ile (Patika açma ve işaretleme ) kısa sürede kullanıma sunulabilir. Düzenleme çalışması sonrası Ağva merkezden etkinliğe başlayıp Sardala koyuna hiç kesintisiz sahil bandından kolaylıkla ulaşılabilecek. Etkinlik toplamında yirmi üç km’lik yol kat ettik, İlçemize yeni bir doğa yürüyüş rotası kazandırmanın ekipçe mutluluğunu yaşıyor ve tüm doğaseverleri bu rotaya davet ediyoruz. Tek beklentimiz ayak izi dışında bir iz bırakılmaması.

Doğa her daim kendini yenilerken insan ruhunu da tazeliyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

GÜNLÜK HABER AKIŞI
STM’DEN DUVAR ARKASI RADAR
GÜNLÜK HABER AKIŞI
ÇiN UZAY HACMİNİ ARTIRIYOR
GÜNLÜK HABER AKIŞI
DAĞIN KRALI
GÜNLÜK HABER AKIŞI
TOPRAK ZAFERE SÜRÜYOR
GÜNLÜK HABER AKIŞI
CAM ŞİŞE ATMA ORMANI YAKMA
GÜNLÜK HABER AKIŞI
SHENZHOU 15 YERYÜZÜNE DÖNDÜ
GÜNLÜK HABER AKIŞI
İSTANBUL PLAJLARI YAZA HAZIR
GÜNLÜK HABER AKIŞI
HAYDİ GÖLDE BALIK TUTALIM…
GÜNLÜK HABER AKIŞI
RENK KODLU MARS HARİTASI
GÜNLÜK HABER AKIŞI
Bugün Dünya Yunus Günü!
GÜNLÜK HABER AKIŞI
YUNANİSTAN’DA TREN KAZASI
GÜNLÜK HABER AKIŞI
RÖMORKÖR ALABORA OLDU
GÜNLÜK HABER AKIŞI
TÜRK GEMİSİ KARAYA OTURDU
GÜNLÜK HABER AKIŞI
EYT 1 YIL ERTELENEBİLİR
GÜNLÜK HABER AKIŞI
ENGELLİLERİN ACI FERYATLARI
GÜNLÜK HABER AKIŞI
YİNE SINIFTA KALDIK
GÜNLÜK HABER AKIŞI
SULAK ALANLARI ONARMA ZAMANI
GÜNLÜK HABER AKIŞI
Anneler Günü Kutlu Olsun
KÖŞE YAZARLARI

Copyright © 2024 Deniz Kartalı. Tüm Hakları Saklıdır.