Film senaryosu da hazır
Birinci Dünya Savaşı boyunca Sovyet Rusya’nın Vladivostok kentinde esir edilen Osmanlı askerlerini 1921 yılında vatanlarına kavuşturmak için yola çıkan Heimei-Maru gemisinde yaşananları anlatan belgeselin ikincisi çekiliyor. Japon Savunma Bakanlığı, ATASE, Kızılhaç ve Türk Kızılayı arşivlerini tarayarak Vatana Giderken adlı ilk bölümü çeken Hayriye Savaşçıoğlu, ikinci bölüm için gemide ki 2 Türk komutanın ailesine ulaşmak istiyor. 18 bin km süren deniz yolculuğunun sonunda önlerini kesen Yunan savaş gemisine direnen Japon Yarbay Tsumura’nın kahramanlığının bir kez daha vurgulanacağı belgeselde iki Türk komutanın mektupları büyük yer tutacak.
İlanla asker yakınlarına ulaşmak istiyor
Alay Kumandanı Binbaşı Hüseyin Avni ve Yüzbaşı Ali Galip’in Heimei-Maru gemisinden yazdığı yüzlerce mektuba ulaşan Hayriye Savaşçıoğlu, bu iki kahraman askerin ailesine ulaşmak için Erzurum’da ki yerel gazetelere ilan verdi. Savaşçıoğlu,“Binbaşı Hüseyin Avni ve Yüzbaşı Ali Galip, Heimei-Maru gemisindeki Türk askerlerin vatanlarına sağ salim dönmeleri için çok çaba harcamışlar. Mutakzade olarak anılan Binbaşı Hüseyin Avni, 1882 doğumlu ve 9.Kolordu 50.Piyade Alay 2. Tabur’da görevli. Hacı Bekir oğlu Yüzbaşı Ali Galip’de Ezurumlu. Bu iki Türk askerinin Cemiyet-i Akvam ve Harbiye Nezaretine yazdıkları mektuplar, askerlerin vatanlarına kavuşmalarını mümkün kılmış. Belki bu askerlerin torunları bile bu cefakar askerlerin nasıl bir kahramanlığa imza attıklarını bilmiyor olabilirler. Onlara ulaşıp mektup ve belgeleri paylaşmak istiyorum. Belgesel, 1 Kasım’da Tokyo’da Türkiye ve Japonya arasında imzalanacak ekonomik işbirliği anlaşmasının ardından gösterilecek. Ayrıca, Kültür Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü desteğiyle uzun metraj filmin senaryosu da yazıldı.” dedi.
Prof. Dr. Sönmez: “İki subayın ailesi tarihi aydınlatacak”
Doğu cephesinin unutulmaması ve kahramanlıkların ortaya çıkması için çabalayan Prof. Dr. Bingür Sönmez ise, Yusuf İzzettin Bey’in ‘Sibirya’da Yedi Yıl’ isimli anı kitabını yayına hazırladığını söyledi. Tarihçi Kitapevi’nden çıkacak anı kitabında Heime Maru gemisinin de yer aldığını söyleyen Prof. Dr. Sönmez, “7 yıllık esaretten sonra memlekete dönmek için denize açılan askerlerimiz okyanusları aşıp geldikleri Midilli açıklarında Yunanlılarca tekrar esir alındılar. 16 ay süren açlık ve sefalet dolu ikinci esaretin ardından İstanbul’a geldiklerinde Harem’den karaya çıktıklar ve toprağı öptüler. Japon Yarbay Tsumura yüzyıllar sonra bile unutulmayacak bir direnişle Osmanlı askerlerini Yunanlılara teslim etmedi. Bu kahramanlık sadece esaretten kurtulan askerlerimiz üzerinde değil, kurtuluş Savaşı veren tüm ulusumuz üzerinde etkili olmuştur. Gemideki iki Türk subayının ailelerine ulaşılması bu tarihin aydınlanmasında büyük rol oynayacak.” dedi.
Parlak Güneş-Heimei Maru
7 yıl Rusların esiri olan askerlerimizin İstanbul’a dönmesi için Japon hükümeti Japoncada ‘Parlak Güneş’ anlamına gelen Heimei Maru gemisi ve Heime Marugörevlendirilmişti. 1012 asker, 19 kadın(Tatar, Sibiryalı, Kazak) ve 17 çocuk 23 Şubat 1921 de yola çıktı. 5 Nisan’da gemiyi durduran Yunanistan’a Yarbay Tsumura askerleri teslim etmedi. Hilal-i Ahmer(Kızılay) girişimleri ve Japon yarbayın mektuplarıyla, 25 Haziran 1922 de Kızılay’ın Ümit Vapuru askerleri İstanbul’a getirdi.