GÖRSEL: https://kenttv.net/prof-george-bass-yasamini-yitirdi
Türkiye’nin zengin deniz tarihini dünyaya tanıtan ilk isimlerden Prof. George Bass, zaman tünelimizde derin iz bıraktı. Bodrum’da başlayan ve Ege ve Akdeniz kıyılarına uzanan çalışmalarıyla isim yapan Bass, 1953 yılından beri ülkemizle yakın ilişki içindeydi. Gelidonya Burnu Batığı ile başlayan çalışmalarını büyük azimle devam ettiren Prof. Bass, sualtındaki batıkların tarihe kazandırılmasından çok öteye geçerken bir bilim dalının adeta yaratıcısı olmuştu. BOSAV (Bodrum ve Karya Bölgesi, Kültür, Sanat ve Tanıtma Vakfı) üyesi Prof. Dr. George Bass’a pankreas kanseri teşhisi konmuştu. ABD’nin Teksas Eyelati’nde 85 yaşında hayatını kaybeden Bass, sualtında haritalamadan ilk sivil denizaltısı projesine kadar sualtındaki tarihsel değerlerin tanımlanması için pek çok proje üretmişti. Teksas A&M Üniversitesi Sualtı Bölüm Başkanı Bass Amerika, Türkiye ve dünyanın birçok ülkesinde yaptığı kazılarda 80’den fazla tarihi batığı gün ışığına çıkardı. Bodrum Kalesi’nin müze olmasını sağlarken, INA’nın (Sualtı Arkeoloji Enstitüsü) temellerini Türkiye’de atmıştı. Kıbrıs Barış Harekatı’nda Türkiye’nin yanında yer alan Bass, Amerika’nın en üstün madalyalarından Ulusal Bilim Madalyası almıştı. Bass, 2004 yılında Türk vatandaşı olmuştu.
KAYNAK: https://kenttv.net/prof-george-bass-yasamini-yitirdi
…………………………………………………………………………………………………………………………………………………….
OĞUZ AYDEMİR
“Sualtı arkeolojisinin temellerini Türkiye kıyılarında attı”
Bass’ın yakın çalışma arkadaşı ve TİNA(Türkiye Sualtı Arkeolojisi Vakfı) Başkanı Oğuz Aydemir, ” 60 yılını Türkiye’de sualtı kazılarında geçiren, dünyanın en eski batığının tarihini aydınlatan, Bodrum Sualtı Müzesi’nin oluşumunda maddi ve manevi çabalarını esirgemeyen Baass büyük değerdi. Sualtı arkeolojisinin bilim dalı olarak temel ilkelerini Türkiye kıyılarında oluştururken, dünyanın en saygın sualtı arkeolojisi vakfını kurdu. Türk dostu ve Türkiye’nin sualtı arkeolojisinde tanınır olmasını sağlayan isimdi. Huzur içinde, yıldızlar içinde, ışıklarda yatsın. Emekleri, çabaları, dostlukları yarattığı değerler daime minnetle anılacak ve gelecek nesillere taşınacaktır” dedi.
……………………………………………………………………………………………………………………………………
Bıraktığı iz sanal konferans ile anlatılacak
Derinliklerde unutulan tarihimizi hatırlatmak ve ulusal değerlerimize sahip çıkmak için kurulan Derinlere Saygı Dalış Topluluğu 14 Mart Pazar Akşamı George Bass için sanal bir anma toplantısı düzenleyecek.
Doç. Dr. Hakan Öniz ise Bass’ın ardından şöyle konuştu
“Türkiye sualtı arkeolojisinin doğduğu yer. Bunu aramızda olmayan iki isme borçluyuz. Birincisi İstanbul Müzesi’nin kurucusu Osman Hamdi Beydi. 1880’lerde Didim açıklarındaki Farmako Adası’nda (Bulamaç Adası) sualtı kazıları yaptırmıştı. İkincisi ise dün aramızdan ayrılan değerli isim Prof. George Bass. Sualtı arkeolojisini günümüz arkeoloji anlayışıyla ele alan Bass pek çok tekniğin de gelişmesine öncü oldu. Antalya’daki Gelidonya ve Uluburun Batıklarının kazılarının yapılmasını sağlayarak bilim dünyasına çok şey kazandırdı. Son aylarına kadar ekibimizce belgelenen Batı Antalya Tunç Çağı batığındaki gelişmeleri gün gün takip etmişti. Gelidonya ve Uluburun Batıklarından daha eski bir döneme tarihlenen Batı Antalya batığının Antalya Müzesi ve Akdeniz Üniversitesi ile birlikte kendi kurduğu INA (Sualtı Arkeolojisi Enstitüsü) katkılarıyla yapılması onun dileğiydi. Kendisini saygıyla anıyoruz”
Prof. Dr. George Bass kimdir?
“Sualtı Arkeolojisi’nin Babası” olarak bilinen Prof. George Bass ilk sualtı kazısını 1960 yılında Pennsylvania Üniversitesi doktora öğrencisi iken Finike yakınlarındaki Gelidonya Burnu’nda gerçekleştirdi. Aynı yıl, o tarihte günümüzün Kültür Bakanlığı’nın görevini üstlenmiş olan Milli Eğitim Bakanlığı’ndan izin alarak sağladığı özel mali destek ile Bodrum Müzesi’nin yıkık haldeki Bodrum Kalesi içinde kurulmasına ön ayak oldu 1962 yılında müze resmiyet kazandı, ve zamanla Akdeniz’in en önemli sualtı arkeoloji müzesi halini aldı. 1961 ‘li yıllarda Yassıada’da gerçekleştirdiği kazılar esnasında sualtı arkeolojisinin tekniklerini geliştirdi. 1972’de bir çok ulustan araştırmacının olduğu ve Afrika, Asya, Avrupa, ve Kuzey Amerika’da sualtı araştırmaları gerçekleştiren Sualtı Arkeolojisi Enstitüsü’nü (Institute of Nautical Archaeology –INA)Bodrum’ da kurdu. Daha sonra da Teksas A&M Üniversitesi’nde Türkiye dahil olmak üzere, dünyanın her köşesinden öğrencilerin katıldığı sualtı arkeolojisi programını başlattı. Bodrum yakınlarındaki Yassıada’da iki Bizans batığı kazısını gerçekleştirdi. Dünyada bilimsel araştırma için tasarlanan ilk denizaltı, Asherah’ı imal ettirip Türkiye’ye getirdi ve Yassıada’da kullandı. 1975’te Şeytan Deresi, 1976-79 yılları arasında Marmaris yakınlarında Serçe Limanı, 1982 yılında da kazısı yapılmış dünyanın en eski batığı olan Uluburun batığını buldu kazısını yaptı.