Buzullar eridiği için dev gemilere geçit veren Arktik Okyanusu’na Türkiye’nin daha fazla ilgi göstermesi gerektiğini söyleyen Piri Reis Üniversitesi Öğretim Görevlisi Barbaros Büyüksağnak görüşlerini Milliyet ile paylaştı.
Süveyş Kanalı yerine buzulların arasına yöneldi
Dünyanın en büyük kargo ve deniz taşımacılığı şirketi Maersk’e ait konteynır gemisi Venta Maersk, geçtiğimiz aylarda deniz ticaretinin güzergâhını değiştirecek bir deneme seferine imza atmıştı. Rusya’nın doğusunda Pasifik Okyanusu kıyısındaki Sibirya’ya bağlı Vladivostok’tan kalkan 200 metre boyundaki C/S Venta Maersk, deniz ticaretinin yüzde 90’nının gerçekleştiği Süveyş Kanalı rotasını kullanmadan batıya yönelmişti. Küresel iklim değişikliği ile buzulları eriyen ve gemilere geçiş imkanı veren Kuzey Buz Denizi’nde yol alan konteyner gemisi, 37 günde Rusya’nın Baltık Denizi kıyısındaki St. Petersburg limanına vardı. Arktik Okyanusu’ndan geçen gemi, Süveyş Kanalı rotasına oranla 8 bin km daha az yol yaptı.
Küresel ısınmayla deniz buzu eriyor
Venta’nın izlediği rotanın, dünya denizcilik rotalarının gözden geçirilmesini sağladığını söyleyen Piri Reis Üniversitesi Öğretim Görevlisi Barbaros Büyüksağnak, Türkiye’nin Kuzey Kutbuyla ilgili gelişmeleri çok iyi takip etmesi gerektiğini belirtti. Büyüksağnak, “ Kuzey Kutup Bölgesi, kuzey kutup dairesinin geçtiği 66˚ 33´ Kuzey enleminin kuzeyinde; Arktik (Kuzey) Okyanusu ile Alaska (ABD), Kanada, İzlanda, Grönland (Danimarka), Finlandiya, Norveç, İsveç ve Rusya’nın bir kısmından oluşmaktadır. Yılın 8-9 ayı buzlarla kaplı ve 14 milyon kilometrekare yüzölçümüne sahip. Ama küresel ısınmayla deniz buzu azalıyor. İnsan kaynaklı iklim bozulması, küresel ısınma ve teknolojik gelişmeler bu bölgenin kaderini değiştirdi. Bu durum insanlık adına riskler getirirken fırsatlar da sunuyor. Özellikle denizcilik şirketleri için yepyeni fırsatlar var. Dünyaca ünlü deniz taşımacılığı şirketi Maersk’in 3 bin 600 TEU kapasiteli Venta Maersk ile yaptığı deneme, bir konteyner gemisi için ilk oldu.” dedi.
“Türkiye rotasını kuzeye çevirmeli”
Bugüne kadar St.Petersburg- Vladivostok hattının güneyden Hint Okyanusu ve Süveyş Kanalı üzerinden yapıldığını belirten Büyüksağnak, “ Güneyden 11 bin 300 deniz mili süren yolculuk kuzeydeki rota ile 7 bin mile kadar düştü. Kazasız tamamlanan seyirde gemideki sistemlerin zorlu şartlarda çalıştığı gözlendi. Yılın bu zamanlarında kuzey geçidi, gemilerin geçişine engel buzlar barındırmıyor. Sadece Doğu Sibirya Denizi’nde buzkıranlara ihtiyaç duyuldu. Küresel ısınma ile buzulların bu hızla erimeye devam etmesi yeni fırsatlar doğuracak. Yatırımların artırılarak buz sınıfı gemilerin inşa edilmesiyle, okyanus dibindeki büyük miktardaki petrol ve doğal gazın çıkarılmasıyla bölgede sefer yapacak ticaret gemisi sayısı artacak. Kutuplarda yaşanan gelişmelerin sonuçları sadece bölgeyle sınırlı kalmayacak, dünyanın tamamını etkileyecek özellikte. Türkiye, resmi kurumlarının koordinasyonunda küresel ısınma ve iklim değişikliğine yönelik bilimsel mücadelede dünyayla birlikte olduğunu, insanlığı ve dünyayı önemsediğini göstermelidir. Denizcilik şirketlerimizin de bölgeye ilişkin politikalarını gözden geçirmelerinde fayda var” dedi.