Yeni sondaj gemimiz Yunan basınını rahatsız etti

Türkiye’ye doğru ilerleyen derin deniz sondaj gemisinin Yunan ve GKRY basınında rahatsızlık yarattığını dile getiren emekli Koramiral Atilla Kezek gelişmeleri değerlendirdi. 262 milyon dolara satın alınan DeepSea Metro 1; Oruçreis, Barbaros ve Fatih’ten oluşan Türk filosunun en moderni olacak.

Malezya’dan başlayan 70 günlük yolculuk

Keşfedilen petrol ve doğalgaz kaynaklarıyla küresel firmaların enerji arayışlarına sahne olan Doğu Akdeniz konusunda Türkiye, Milli Enerji ve Maden Politikası kapsamında önemli bir adım daha attı. Bölgede varlığını, 3 boyutlu sismik araştırma gemisi Barbaros Hayrettin Paşa ve derin deniz sondaj gemisi Fatih(DeepSea Metro 2) ile sürdüren ülkemizin Bermuda merkezli bir şirketten satın aldığı DeepSea Metro 1, 12 Aralık 2018’de Malezya’dan çıktığı yolculuğun sonlarına yaklaşıyor. Cebelitarık Boğazı’nı geçerek Cezayir açıklarına ulaşan geminin 20 Şubat’ta bakım ve yenilenme için Yalova’da olması hedefleniyor.

Donanmanın varlığı da rahatsız ediyor

Emekli Koramiral Atilla Kezek, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından satın alınan 6. nesil sondaj gemisinin enerji satrancında çok önemli bir hamle olduğunu söyledi. Koramiral Kezek, “ Türk Deniz Kuvvetleri’nin Doğu Akdeniz’de güçlü bir filo ile bulunması ve Yunan arama faaliyetlerini engellemesi büyük bir rahatsızlık oluşturuyor. NAVTEX (denizde faaliyet) ilanı yapan filonun varlığı bile Yunan tarafını tedirgin ediyordu. Artık Deepsea Metro 1, Cebelitarık’tan girdiğinden beri Yunan basını tarafından takip ediliyor.” dedi.

“Gemiyi yeni Türk tahriki görüyorlar”

Kezek Yunan basınının, yeni platformun bakımın ardından KKTC’nin hakkından doğan alanlarda bulunacağını ve bunun hukuksuz olduğunu iddia ettiklerinin söyledi. Kezek, “ KKTC’yi bile ‘sözde’ devlet olarak gören Yunan basını, KKTC’nin Münhasır Ekonomik Bölgesi’ndeki NAVTEX ilanlarını Türk tahriklerinde yeni perde görüyor. Gemiyle birlikte başlayacak çalışmaları ise Ankara’nın bölgedeki zengin enerji yataklarından faydalanma amacı taşıdığını anlatmaya çalışıyorlar. Doğru yoldayız böyle devam etmeliyiz. Yunanistan’da ki bu çaba elimizin ne kadar güçlendiğini gösteriyor” diye konuştu.

 

Mavi Vatan Tatbikatını Savaş Çığlığı görüyorlar

 

Deniz Kuvvetleri Komutanlığı eski Kurmay Başkanı Koramiral Atilla Kezek, “Yapacağımız Mavi Vatan tatbikatı, Yunanistan, GKRY ve İsrail’e verilmiş iyi bir cevaptır. Türklerin 3 denizde birden güç gösterisinde bulunmasını savaş çığlığı olarak değerlendiriyorlar. Mavi Vatan tatbikatında insansız hava araçlarının kullanımıyla yeni taktikler deneneceğini, Türkiye’nin Semadrek, Midilli, Sakız ve Sisam arasındaki bölgelerde yoğun kullanılacağını dile getiriyorlar. Fatih’in kız kardeşinin gelmesiyle güçlendik ama politik olarak güçlenmek için MEB ilanı yapmamız, geminin diplomatik ve doğru alanlarda kullanılması gerekli.” diye konuştu. Kezek, ayrıca, GKRY ve Yunan oldubittilerine engel olmak için, Libya ile deniz yetki alanı sınırlandırma anlaşması yapılması gerektiğinin altını çizdi.

“Doğu Akdeniz asıl şimdi hareketlenecek”

İngiltere’de uluslararası petrol firmaları için çalışan Kıbrıs Türkü Cemal Aslan ise, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin adayı 13 parsele ayırmasının asla kabul edilemeyeceğini söyledi. Aslan, “GKRY, Türkiye ve KKTC’nin kabul etmemesine rağmen yabancı şirketlere ruhsat verdi. Deep Sea Metro 1, 20 Şubat’tan sonra KKTC kıta sahanlığına ulaşacak. Mart ayından itibaren GKRY’nin egemenlik bölgesi iddia ettiği alanlarda sondaja başlayacağız. Yani KKTC’nin denizler hukukundan kaynaklanan deniz yetki alanlarında ve kıta sahanlığında boy göstereceğiz. KKTC’nin TP Anonim Ortaklığı’na ruhsat verdiği ‘G’ bölgesinde yani GKRY’nin tek yanlı ilan ettiği sözde Münhasır Ekonomik Bölgede(MEB) artık varız.” dedi.