Deniz Kartalı

Denizle bağlantılı lagün: Küçükçekmece GölüKüçükçekmece gölü, denizle bağlantısı olan bir iç su yani Lagün. İstanbul’un en kalabalık 4 ilçesine kıyısı olan 16 km2’lik gölde son zamanlarda meydana gelen balık ölümleri bilim insanlarını ve vatandaşları tedirgin ediyor. 20 yıl öncesine kadar eşsiz doğası ve zengin canlı yapısıyla tanınan Küçükçekmece Gölü’ne kontrolsüz bırakılan sanayi ve kanalizasyon atıkları büyük tahribata yol açtı. Hemen her yaz havaların ısınmasıyla birlikte yaşanan balık ölümleri bu yıl ürkütücü boyutlara ulaşması üniversiteleri ve ilgili bakanlıkları harekete geçirdi. Öte yandan gölün yüzeyine çıkan ölü 2 büyük balık sevindirici ipuçları verdi. Ölen diğer balıklara hiç benzemeyen balıkları inceleyen İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Yetiştiriciliği ABD Öğretim Üyesi Prof. Dr. Devrim Memiş, balıkların dünyada nesli tükenme tehlikesi geçiren Mersin Balığı (Huso huso) olduğunu belirledi.200 milyon yıldır yaşayan dünyanın en eski canlılarından olmasına rağmen aşırı avcılık ve kirlilik nedeniyle nesli tükenme tehlikesi geçiren Mersin balıklarının Küçükçekmece Gölü’nde tekrar görülmesi uzmanları sevindirdi. Göl kenarındaki İstanbul Üniversitesi’nin kampüsü yakınında bulunan 2 mersin balığından büyük olanının 2,5 metre ve yaklaşık 150 kg olduğu görüldü. Prof. Dr. Memiş, “Kirliliğe rağmen nesli tükenen bir türün Küçükçekmece gölünde yaşadığının izini bulmak çok sevindirici. Yaklaşık 4 hafta önce oksijen yetersizliğinden ölmüş. Yani son balık ölümleriyle eş zamanlı değil, daha önce gerçekleşmiş. Tamamen çürümüş ve kıyıya vurmuş. Böyle büyük ve yaşlı Mersin balıkları dipte balıklarla beslenir. Yaş tayini yapacağız ama 40-50 yaşında olduğunu tahmin ediyoruz. 2 tane görüldüyse daha çok vardır. Nesli tükenme tehlikesi geçiren bir balığın İstanbul’da ölü de olsa görülmesi bizi mutlu etti. Hem gölü hem balıkları kurtarmak için çabalamalıyız” dedi.“Nehir deltalarına girerler”Küçükçekmece gölünün denizle bağlantısı olduğunu belirten Prof. Dr. Memiş, “Mersin balıkları Karadeniz’de geçmiş yıllara göre az da olsa görülüyor. Yumurtlamak için nehirlere girerler. Lagünün çıkışı kapandığı ve su yükselemediği için çıkamadığını düşünüyoruz. Doğası göç eden bir canlıdır. Çok görüldükleri Yeşilırmak ve Kızılırmak’ta ki tahribatla sayıları çok azaldı. 2000’li yıllara kadar Karadeniz deltalarında çok görülürdü ama HES’ler sonlarını hızlandırdı. Büyük nehirlerdeki üreme göç yollarının kapanmasına yol açan her türlü engel mersin balıklarının yok olmasına neden oldu. Sakarya Nehri’nde tüm çabamıza rağmen olumlu sonuç alamadık. Yumurtlayabilmek için türlere göre 200-500 km göç etmeleri gerekebilir. Bazı türler ise denize daha yakın mesafelerde üreme göçü yapar. Umut vaat eden tek yer Sakarya Nehri’dir. Fakat bu nehirde de kirlilik yükü ve yeni HES sorunları var. Dayanıklı ve kolay ölmeyen bir balık olmasına rağmen güç ürediği için büyük tehdit altında. Doku ve yüzgeç örneklerini aldık, inceleyeceğiz” diye konuştu. YAŞAYAN FOSİL MERSİN BALIĞIKaradeniz kıyılarında, Mersin balığının 5 türünün görüldüğünü belirten Prof. Dr. Memiş, “Morina, Rus Mersini ve Sivrişka nadir görülür. Şip ve Kolan balığı mersinler sularımızda artık yok. Bu balık varsa umut var demektir. Mersin balığının varlığı ülkelerin prestijidir, nehirlerin canlılık göstergesidir. Bilim dünyası bu balıkları yaşayan fosil kabul eder. Bu balığın Marmara Denizi bağlantılı Küçükçekmece Gölünde bulunması ve karşımıza çıkması sularımızı temiz tutmak için bize mesaj veriyor ve koruma kararlarının ısrarla yerine getirilmesi gerektiğini hatırlatıyor” dedi. Mersin balıkları sularda yaşamını sürdüren en eski canlılardan biri. 5 metre uzunluğa ve 1 ton ağırlığa ulaşabilen Mersin balığı kıkırdak yapısı ve 4 bıyığıyla bilinir. 100 yaşına kadar yaşayabilen Mersin balıkları uzun ömürlerine rağmen ancak 20 yaşında yumurtlarlar.

Göldeki Mersin balığı bilim insanlarını sevindirdi

3.249 views
HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
Yorum Yok

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.

Copyright © 2024 Deniz Kartalı. Tüm Hakları Saklıdır.   |   Gizlilik Politikası