Deniz Kartalı

ATATÜRK’ÜN DİN ANLAYIŞI.. UMUT MERİÇ BERBEROĞLU YAZDI

Cumhuriyet kurulduktan sonra dini eğitimde atılan adımlar Atatürk’ün iç dünyasını yansıtmıştır. Atatürk’ün din ve din eğitimi hakkındaki görüşleri Fransız Gazeteci Maurice Perno ile yaptığı röportajdan anlayabiliriz. Gazeteci Gazi Paşa’yı ziyaret ederek sorularını yöneltiyor:
Gazeteci: Şu halde yeni Türkiye’nin siyasetinde dine aykırı hiçbir temayül (eğilim) ya da mahiyet (nitelik) olmayacak demek?
Atatürk: Siyasetimiz dine aykırı olmak şöyle dursun, din bakımından eksik bile hissediyoruz. Gazeteci daha fazla izahat ve bilgi almak istiyordu.

ATATÜRK’ÜN DİN ANLAYIŞI.. UMUT MERİÇ BERBEROĞLU YAZDI
RotamizTarih - Umut Meriç Berberoğlu( umut875umut@gmail.com )
301 views
20 Ağustos 2023 - 17:29

Gazeteci: Zat-ı asilaneleri düşündüklerini bana daha iyi izahta bulunurlar mı?

Atatürk: Türk Milleti daha dindar olmalıdır. Yani bütün sadeliği ile dindar olmalıdır, demek istiyorum. Dinime, bizzat hakikate nasıl inanıyorsam, buna da öyle inanıyorum. Ayrıca 1 Kasım 1922’de Hilafet kurumunun kaldırılmasıyla ilgili yaptığı konuşmada da İslam dinine bağlılığını görebiliriz;

“Ey Arkadaşlar! Tanrı birdir büyüktür. Tanrısal inançların belirtilerine bakarak diyebiliriz ki, insanlar iki sınıfta, iki devirde ele alınabilir. İlk devir insanlığın çocukluk ve gençlik devridir. İkinci devir insanlığın erginlik ve olgunluk devridir. İnsanlık, birinci devrede tıpkı bir çocuk gibi, tıpkı bir genç gibi yakından ve maddi vasıtalarla kendisiyle ilgilenilmesini gerektirir. Allah, kulları gereken olgunluk noktasına erişinceye kadar içlerinden vasıtalarla dahi kullarıyla ilgilenmeyi Tanrı olmanın gereği saymıştır.

Onlara Hz. Adem Aleyhisselam’dan itibaren bilinen veya bilinmeyen sayısız denecek kadar çok nebiler, peygamberler ve elçiler göndermiştir. Fakat Peygamberimiz aracılığı ile en son dini hakikatleri ve uygarlığı verdikten sonra, artık insanlıkla bir takım aracılar koyarak ilişki kurmayı gerekli görmemiştir. İnsanlığın kavrama düzeyi, aydınlanması ve olgunlaşması; her kulun doğrudan doğruya tanrısal ilhamlarla ilişki kurma yeteneğine ulaştığını kabul buyurmuştur. Ve bu sebepledir ki, Cenab-ı Peygamber, son peygamber olmuştur. Ve kitabı, en eksiksiz kitaptır.”

(Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri, 1989, C. I; 288. Atatürk, 1991;931.Kocatürk, 1999;228-229)

Atatürk aynı zamanda 31 Ocak 1923’de yaptığı İzmir ziyaretinde yaptığı konuşmasında; Bizim dinimiz, en makul ve tabii bir dindir. Ve ancak bundan dolayıdır ki son din olmuştur. Bir dinin tabii olabilmesi için akla, fene, ilme ve mantığa uyması lazımdır. Bizim dinimiz bunlara tamamen uygundur. Müslümanların toplumsal hayatında hiç kimsenin özel bir sınıf halinde mevcudiyetini muhafazaya hakkı yoktur. Kendilerinde böyle bir hak görenler dini emirlere uygun harekette bulunmuş olmazlar. Bizde ruhbanlık 515 yoktur, hepimiz eşitiz ve dinimizin hükümlerini eşit olarak öğrenmeye mecburuz. Her fen dinini, din duygusunu, imanını öğrenmek için bir yere muhtaçtır. Orası da mekteptir. Diyerek dinin önemli ve gerekli olmasıyla birlikte din eğitiminin gerekliliğine de değinmiştir. Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanımefendi Selanik’te Molla Zübeyde olarak biliniyordu. Dinine sadık ve bağlı bir aileye mensuptu. Zübeyde Hanımefendi, oğlu Mustafa Kemal Paşa üzerinde de etkiliydi. Mustafa Kemal Paşa annesinin de isteğiyle 8 yaşlarında Kur-an-ı Kerim’i hatmetmiştir. Atatürk’ün çocukluk dönemlerinde Selanik’te Mevlevi-Bektaşi Tekkeleri bulunuyordu. Atatürk özellikle Harp Akademisinde okurken annesini görmek için evci çıktığı vakitlerde bu tekkeyi ziyaret ederdi. Bu bilgiyi bugün Falih Rıfkı Atay Bey’de doğrulamaktadır. Özellikle 1914-15 dönemlerinde Çanakkale Savaşlarının en çetin dönemlerinde arkadaşlarına yazdığı mektuplarda “Allah’ın inayeti sayesinde” kavramına çokça rastlarız.

Atatürk Büyük Millet Meclisi açılırken Hacı Bektaş-ı Veli Camisinde namazlar kılındı, sakal-ı şerif ile sancak ziyaret edildi Meclis kurban kesilerek hatim ve dualarla açıldı. Atatürk özellikle Kandillerde ve Ramazan aylarında Dolmabahçe’ye sesi güzel olan Hafızları çağırtarak onların sesinden Kur’an-ı dinlemiş ve onlara Kur-an hediye etmiştir. Atatürk bir sabah Dolmabahçe balkonunda otururken kızı Nebile Hanım’ı çağırtarak sabah ezanı okumasını istedi. Nebile Hanım heyecanlıydı. Ezan bittikten sonra Atatürk’ün gözleri dolmuştu ve kızına bir Kur’an-ı Kerim hediye etti. 1930’lu yıllara gelindiğinde Atatürk Çanakkale Şehitleri anısına Mehmet Çavuş Abidesi önünde mevlit okunmasını emretti. Atatürk 6 Şubat 1923’te Balıkesir’e ziyarette bulundu. İstasyonda coşkulu bir kalabalık Büyük Zaferin şanlı Başkomutanını sevgiyle karşıladı.

Gazi Paşa okunan mevlitten sonra kürsüye gelerek halka konuşmasını yaptı:

Ey millet, Allah birdir. Şanı büyüktür. Allah’ın selâmeti, sevgisi ve hayrı üzerinize olsun. Peygamberimiz efendimiz hazretleri, Cenab-ı Hak tarafından insanlara dinî gerçekleri bildirmeğe memur ve resûl olmuştur.

Anayasa, hepimizce bilinir ki, Kur’an-ı azimüşşandaki bilgilerdir. İnsanlara feyz ruhu vermiş olan dinimiz, son dindir. Kusursuz dindir. Çünkü dinimiz akla, mantığa gerçeğe tamamen uygun geliyor. Eğer akla, mantığa ve gerçeğe uygun olmamış olsaydı, bununla diğer tabiî ilahî kanunlar arasında zıtlık olması gerekirdi. Çünkü bütün evren kanunlarını yapan Cenab-ı Haktır. Arkadaşlar; Cenab-ı Peygamber işinde iki eve, iki haneye sahip bulunuyordu. Biri kendi hanesi, diğeri Allah’ın evi idi. Millet işlerini, Allah’ın evinde yapardı. Hazret-i Peygamberin mübarek yöntemine uyarak bu dakikada milletimize, milletimizin bugününe  ve geleceğine dair konuları görüşmek amacıyla bu kutsal evde Allah’ın huzurunda bulunuyoruz. Beni buna vesile eden Balıkesir’in dindar ve kahraman insanlarıdır. Bundan dolayı çok memnunum. Bu nedenle ile büyük bir sevaba sahip olacağımı ümit ediyorum. Efendiler, camiler birbirimizin yüzüne bakmaksızın yatıp kalkmak için yapılmamıştır.

 

Camiler itaat ve ibadet ile beraber din ve dünya için ne yapılmak gerektiğini düşünmek, yani danışmak için yapılmıştır. Millet işlerinde her bireyin zihni başlı başına çalışmada bulunması gereklidir. İşte biz de burada din ve dünya için, gelecek ve bağımsızlığımız için, özellikle hâkimiyetimiz için neler düşündüğümüzü meydana koyalım. Ben yalnız kendi düşüncemi söylemek istemiyorum. Hepinizin düşündüklerinizi anlamak istiyorum. Milli emeller, milli irade yalnız bir şahsın düşünmesinden değil, bütün millet fertlerinin isteklerinin, emellerinin ortak oluşundan ibarettir. Bundan dolayı benden ne öğrenmek, ne sormak istiyorsanız serbestçe sormanızı rica ederim. Gazi Paşa kürsüden indikten sonra kendisine sorulan 20 soruya tek tek yanıt vererek halkın aydınlanmasına yardımcı oldu. Atatürk aynı zamanda din işlerinin sağlıklı şekilde yürütülmesi ve din istismarcılarını önlemek amacıyla Diyanet İşleri Başkanlığını kurarak başına Rıfat Börekçi’yi geçirmiştir.

1922 yılında yapılan Milli Mücadele’den sonra bir komisyon kuruldu. Atatürk bu komisyondan işgal döneminde düşmanın harap halde bıraktığı Camileri incelemelerini emretti. Yine 1927 yılında 14.425 okula karşılık olarak 28.705 Cami yaptırılmıştır. Atatürk 1931 yılında Konya ziyaretinde özellikle eski eserlere bakarak bunların bakımı ve korunması adına hükümete telgraf çekmiştir. 1935 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğüne Cami tamirleri için 1 Milyon liralık ek ücret yatırılmıştır. 1937 yılında Mecliste Vakıflar Genel Müdürlüğünün bütçesinin konuşulduğu bir sırada İçel Mebusu (Milletvekili) Fikri Mutlu söz alarak;  “Suriye’de yaşayan bazı kötü niyetli kişilerin güya Türkiye’de Camiler kapatılıyor, Camiler yıkılıyor diye sürekli propaganda yapmakta olduklarını çok yakından işittik. Yeni Türkiye, memleketin imarı, irfanı ve daha birçok yenilikler uğrunda birçok para harcamak ihtiyacında olduğu bir devirde bulunuyor. Böyle bir devirde görüyor ve anlıyoruz ki, 300 bin lira yalnız Camilerin tamirine sarf ediliyor. Oradaki hain düşüncenin havayı bulandırmak istediği gibi Türkiye’de Camilerin kapatılmamış olduğunu buradan aydınlatmak istiyorum. demiştir. Hemen ardından Vakıflar Genel Müdürü Rüştü Bey ise 4000 küsur tarihi eser ve Caminin tamir edildiğini belirtmiştir.

 

Değerli okurlarımız burada asıl mesele cami meselesi değildir.

Kimsenin kutsal dinimiz olan İslamiyet’e karşı Atatürk’ün ve İsmet Paşa’nın nasıl yaklaştığını tartışmak haddi de değildir. Buradaki asıl hedef kurtarıcılarımızı milletimizin gözündeki değerini düşürmektir. Bugün ne yazık ki kutsal mekanımız ve Allah’ın evi bildiğimiz camilerimiz propaganda yeri olmuş tarihi dizilerden ve saçma fikirli kişilerin yazdığı kitaplardan öğrenenler tarih konuşmaya başlamışlardır. Efendiler! Altın çamura batırmakla değeri düşmez altının değeri her zaman bellidir. Atatürk sadece devletimizin ve milletimizin değil dinimizin de kurtarıcısıdır.

Şu mesele açık ve net bir şekilde anlaşılmalıdır bugün Türk Kurtuluş Savaşı ve Milli Mücadelemiz birilerinin istediği gibi kazanılmamış olsaydı ya da birilerinin dediği gibi; “Yunanlılar galip gelseydi” bırakın Camilerimizden arş-ı alaya ezan seslerinin yükselmesini bu milletin Yorgo olmaya niyetli insanları çan dinlemek zorunda olacaktı. Süleyman Fethi Bey’in ve İzmir’in işgali sırasında evinde Kur’an okuyanların başına gelenleri çok çabuk unuttuk. Bugün hala işgaldeki halde olsaydık zulmün en büyüğünü asıl o zaman görecektik. Efendiler! Ne Atatürk ile ne de diğer Milli Mücadele kahramanlarımıza cephe alıp da savaşmaya kalkmayın çünkü onlara Nikolas Trikupis bile galip gelememiştir.

UMUT MERİÇ BERBEROĞLU

1- Cumhuriyet Dönemi Din Eğitimine Genel Bir Bakış; Atatürk’ün İslam Dini ve Din Eğitimi Hakkındaki Görüşleri, Prof. Dr. Halis Ayhan M.Ü. İlahiyat Fakültesi dergisi, 18 (2003) 5-21
2- Atatürk’ün Kur’an ve Dine Yaklaşımı-1/ Prof.Dr. Gazi Özdemir
3- Atatürk’ün Dinî Yönü ve Din Eğitimine Bakışı
Fahri Kayadibi Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi
4- Atatürk’ün Balıkesir Zağnos Paşa Camii’nde Verdiği Nutku (Atatürk Ansiklopedisi)
5- Prof. Dr. Haydar Baş Hoş Geldin Atatürk eseri sh: 753

 

 

 

KÖŞE YAZARLARI
GÜNLÜK HABER AKIŞI
STM’DEN DUVAR ARKASI RADAR
GÜNLÜK HABER AKIŞI
ÇiN UZAY HACMİNİ ARTIRIYOR
GÜNLÜK HABER AKIŞI
DAĞIN KRALI
GÜNLÜK HABER AKIŞI
TOPRAK ZAFERE SÜRÜYOR
GÜNLÜK HABER AKIŞI
CAM ŞİŞE ATMA ORMANI YAKMA
GÜNLÜK HABER AKIŞI
SHENZHOU 15 YERYÜZÜNE DÖNDÜ
GÜNLÜK HABER AKIŞI
İSTANBUL PLAJLARI YAZA HAZIR
GÜNLÜK HABER AKIŞI
HAYDİ GÖLDE BALIK TUTALIM…
GÜNLÜK HABER AKIŞI
RENK KODLU MARS HARİTASI
GÜNLÜK HABER AKIŞI
Bugün Dünya Yunus Günü!
GÜNLÜK HABER AKIŞI
YUNANİSTAN’DA TREN KAZASI
GÜNLÜK HABER AKIŞI
RÖMORKÖR ALABORA OLDU
GÜNLÜK HABER AKIŞI
TÜRK GEMİSİ KARAYA OTURDU
GÜNLÜK HABER AKIŞI
EYT 1 YIL ERTELENEBİLİR
GÜNLÜK HABER AKIŞI
ENGELLİLERİN ACI FERYATLARI
GÜNLÜK HABER AKIŞI
YİNE SINIFTA KALDIK
GÜNLÜK HABER AKIŞI
SULAK ALANLARI ONARMA ZAMANI
GÜNLÜK HABER AKIŞI
Anneler Günü Kutlu Olsun

Copyright © 2024 Deniz Kartalı. Tüm Hakları Saklıdır.   |   Gizlilik Politikası