Türk sualtı arkeologlarının başarılı çalışmaları

1950’li yıllarda Antalya’daki Gelidonya batığını araştıran ABD’li bilim insanı Prof. George Bass sualtı arkeolojisi biliminin temellerini atmıştı. 70-75 yıl önce Anadolu’da başlayan ilk sualtı kazıları dünya bilim literatürne ‘sualtı Arkeolojisi’ isimli bilim dalının girmesini sağlamıştı. 3 imparatorluğa başkentlik yapan İstanbul’un yanı sıra onlarca medeniyete ev sahipliği yapan 4 denizi barınıdar ülkemiz, limanları, antik sualtı kenkleri ve batıklarıyla halen dünyanın bu alandaki zengin ülkelerinin başında yer alıyor. Türk sualtı arkeologlarının başarılı çalışmaları pek çok yeni batığın ve sualtı kentinin tarihe kazandırılmasını sağlarken uluslararası bilim dünyasının da dikkatini çekmişti.

Doğal ve tarihsel zenginlik TÜRKİYE

Protokol Paris’te imzalandıTürkiye’nin 5 yıldır uyguladığı Sualtı Kültür Mirasının Korunmasi Programı, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu (UNESCO) ve Dünya Sualtı Etkinlikleri Federasyonu(CMAS) tarafından rol model kabul edildi. Akdeniz Üniversitesi Kültür Varlıklarını Koruma Ve Onarım Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hakan Öniz geçtiğimiz günlerde Fransa’nın başkenti Paris’e giderek işbirliği protokolünü imzaladı. Paris’teki UNESCO Genel Merkezi’nde düzenlenen imza töreninde Türkiye’yi Doç. Dr. Öniz temsil ederken, UNESCO Genel Sekreter Yardımcısı Ernesto Ottone Ramirez, CMAS Bilim Kurulu Başkanı Francisco Lacase, UNESCO üyeleri Christina Pikkat, Eduard Planche ve Dr.Ulrike Guerin hazır bulundu.

FOTOĞRAF: GÖKHAN KARAKAŞ

120 ülkede dağıtılacak kitapta Türkiye etkisi

Aynı zamanda CMAS Sualtı Kültür Mirası Direktörü olan Doç. Dr. Hakan Öniz, protokolün Türkiye’nin tanıtımına büyük katkı sunacağını söyledi. Milliyet’e konuşan Doç. Dr. Öniz, “Türkiye Sualtı Federasyonu ile uyguladığımız programda 400 dalgıç-balıkadam eğitmenini sualtı kültür mirasımızın korunması için yönlendirdik. Böylece binlerce dalgıç, 8 bin 500 kilometre kıyısı olan ülkemizdeki sualtı kültür mirası hakkında duyarlı oldu. Bu kadar geniş alanı bilim insanları, Sahil Güvenlik, polis ya da jandarma koruyamaz. Bu programla binlerce dalgıç kültür mirasımızı korurken yeni bulgulara ulaşmamızı da sağlıyor. 120 ülkede dalgıçlar için kitap hazırlandı ve şimdilik 15 dile çevrildi.” dedi.