Mavilikte kaybolmaya davet
Zeytinburnu Kültür Sanat 2022-2023 kültür sanat sezonunun son sergisini maviyi yaşayan ve yaşatan bir ressamı konuk ediyor İlhan Aydan. Onun resimlerinde denizin bir mekân unsuru, bir dekor olmaktan çıkıp nasıl güçlü ve derin bir özneye dönüştüğünü görebilirsiniz. Kimi zaman kararıp hiddetlenir, kimi zaman tüm ışıltısıyla gülümser ve her hâlükârda izleyende ilham verici etkiler uyandırır bu özne. İzleyeni kendine çeker, mavilikte kaybolmaya davet eder. Tıpkı serginin isminin ifade ettiği gibi deniz ve mavi, bir “derin yüzey”dir İlhan Aydan’ın resimlerinde. Birçok hazinelerin keşfedilebileceği bir “derin yüzey…”
Sergi hergün 10.00 – 20.00 saatleri arasında görülebilir.
Yüzeyin Derinliği
Tarih boyunca sanat alanında manzara resmi farklı biçimlerde yorumlanagelmiştir. Manzarayı esas alarak resim yapma pratiği sanatçıların özgünleşmesinin hem imkânı hem de çıkmazıdır. Manzara temalı resimler günümüze kadar sanat tartışmaları içerisinde yer bulan değişimlerden sürekli olarak etkilenmiştir. Türk resminde her dönem konu olarak doğa ve yansımalarıyla gelişen etkileşim, manzara resmini biçim ve içerik bakımından yorumlayan bir anlayışı oluşturmuştur. Sanatçıların doğaya ekolojik yönden bakıp eserlerine eleştirel olarak yansıtmaları, geçmiş sanatçı kuşağımızda olduğu gibi bugün pek çok günümüz sanatçısının uygulama alanlarından birini oluşturmaktadır. Manzara çalışan bir sanatçının varlık kazanması; yaratıcılığıyla, manzara ressamı hizasından sıyrılmasıyla gerçekleşir.
İlhan Aydan’ın denizi tema edinen resimleri de izleyiciye salt bir manzara tasviri sunmanın ötesinde doğayı, yaşamı ve sosyokültürel alanı okuyacak bir zemin oluşturuyor. Duru bir dinginliğin, bazen bir didişme hâlinin ve kentlerin hafızasının kayboluşuna dair pek çok bakış alanı oluşturuyor. Resimlerinde geliştirdiği kompozisyon bütünlüğü ve fırça geçişkenliği izleyicisine yoğun bir duygu hâli yaşatıyor. Aydan’ın resimleri bazen iyi hissettirirken bazen de resme bakan kişide sorgulama hâli oluşturuyor. İstanbul’u yorumladığı çalışmaları bu anlamda kendi içerisinde yoğun bir çağrışım alanı oluşturmaktadır. Bu çağrışım sanatçının bir şeylere işaret etmenin, bir şeyler göstermenin ötesine geçerek bir deneyim yaşatma amacını açık ediyor.