Mustafa Kemal Atatürk desteğini kazanan Felah-ı Vatan grubu
Bu düşünce silsilesinde İstanbul ve çevre noktalar ön plandaydı. Sonuçta İstanbul’da açılmasına karar verildi. Mustafa Kemal Paşa meclisin açılması için yapılan seçimleri de desteklemişti. Yapılan seçimlerde kendisi de Erzurum’dan mebusluğa aday olmuştur. Erzurum halkı ve ileri gelenler bu adaylıktan ve seçimin sonucundan memnun kalmışlardı ileriki zamanlarda Albayrak Gazetesi yazar kadrosu muhalefet edince Gazi Paşa Meclise katılıp katılmama konusunda karar aşamasına gitti. Mustafa Kemal Paşa, Erzurum Mebusu olarak tekrar İstanbul Hükümeti üzerinde baskı kuruyordu. Bu baskılar sonucunda Fransızlar tarafından tutuklanan Meclis Başkanı Reşat Hikmet Bey serbest bırakıldı. Ayrıca Mustafa Kemal Paşa meclis içerisinde Felah-ı Vatan Grubu’nun kurulmasına ön ayak ederek Misak-ı Milli’nin kabulü için mücadele etti.
28 OCAK 1920 TARİHİNDE KABUL EDİLDİ
12 Ocak 1920’de Meclis açıldığında Gazi Paşa’nın bazı istekleri yerine getirilememiştir. Mustafa Kemal Paşa Meclis başkanlığına seçilememiştir ve Müdafaa-i Hukuk Grubu kurulamamıştır. Meclis içinde yer alan Milliyetçi grubun kurduğu Felah-ı Vatan tarafından Ankara’da görüşülen meselelerle birlikte Misak-ı Milli görüşülmüştür. Misak-ı Milli kararları üzerinde çok az değişiklik yapılarak 28 Ocak’ta kabul edilmiştir. 17 Şubat 1920’de Edirne Mebusu Şeref Bey, Misak-ı Milli’nin bütün dünya parlamentolarına ve memleket basınına bildirilmesini teklif etmiş bu teklif Mebusan Meclisinde görüşülerek kabul edilmiştir. Misak-ı Milli’nin işgal altındaki payitahtta kabul edilmesi dönemin en büyük başarısıdır. İleride kurulacak meclisin haklılığı ve meşruluğu bu belgeyle teminat altına alınmıştır. 16 Mart 1920’de Misak-ı Milli’nin kabulüne tepki gösteren İngilizler meclisi basmış ve mebusları Malta’ya sürgün etmiştir. Mustafa Kemal Paşa 18 Mart 1920’de 3. Kolorduya yazdığı telgrafta Ankara’da kurulacak meclisin öneminden bahsetmiştir. Misak-ı Milli’nin kabul edilmesi, Türk ulusal kimliğinin inşasında önemli bir adım olmuştur. Bu manifesto, Türk milletinin ortak değerlerini ve bağımsızlık arzusunu vurgulayarak ulusal kimliğin güçlenmesine katkı sağlamıştır. Aynı zamanda, Misak-ı Milli’nin kabulü, ulusal mücadelede birlik ve beraberliği sağlamış ve Türk halkını ortak bir hedef etrafında birleştirmiştir.
TÜRK ULUSAL KİMLİĞİNİN İNŞASI
Bu süreçte ulusal kimlik inşası, sadece siyasi kararlarla sınırlı kalmamış, aynı zamanda edebiyat, eğitim, ve kültürel faaliyetler gibi alanlarda da şekillenmiştir. Milli mücadele dönemindeki edebi eserler, eğitim reformları ve ulusal bayramlar gibi etkinlikler ulusal kimliğin güçlenmesine katkı sağlamıştır.
Sonuç olarak, Misak-ı Milli’nin kabulü ve milli mücadele süreci, Türk ulusal kimliğinin inşasında önemli bir dönüm noktası olmuştur. Bu süreç, Türk milletinin ortak değerlerini ve bağımsızlık arzusunu pekiştirerek modern Türkiye’nin temellerini atmıştır.
UMUT MERİÇ BERBEROĞLU- umut875umut@gmail.com
KAYNAKLAR:
1)2 Atatürk, Nutuk, s. 248, 249
2)Bilgen, Bahar, Dönemin Basınına Göre 1919 Seçimleri ve Meclis-i Mebusan’ın Oluşturulması, Trakya Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü,
Yüksek Lisans Tezi, Edirne, 2011.
3)Ezherli, İhsan, Türkiye Büyük Millet Meclisi (1920-1922) ve Osmanlı Meclisi Mebusanı (1877-1920), TBMM Kültür, Sanat ve Yayın Kurulu
Yayınları, 2. Baskı, Ankara, 1998.
4)Kaya, Erol, “Son Osmanlı Meclis-i Mebusanı”, Türkler, (Editörler: Hasan
Celâl Güzel, Kemal Çiçek, Salim Koca), Yeni Türkiye Yayınları, Ankara 2002, C. 13, s. 514-527.
5)Onar, Mustafa, Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı Yazışmaları, T.C. Kültür Bakanlığı Yayını, Ankara, 1995, C 1.