Türk Spor Vakfı tarafından bu yıl ilki düzenlenen ve Kale Grubu’nun ana sponsorluğunda gerçekleştirilen Troya Açık Su Yüzme Yarışı, Çanakkale Boğazı’nda, İkinci Kordon ile Kepez Belediyesi Halk Plajı arasındaki 5.08 kilometrelik parkurda yapıldı.

Kepez Belediyesi’nin ev sahipliği yaptığı yarışmaya 417’si erkek, 120’si kadın olmak üzere toplam 537 sporcu katıldı. Boğazın serin sularında kıyasıya bir mücadele veren sporcular, taktıkları mor boneler ve mor tişörtler ile de ülkemizin en ciddi toplumsal sorunlarından biri olan “Kadına Şiddet” konusunda önemli bir farkındalık yarattılar.

Çanakkale Boğazı’nda kulaç atan isimler arasında dünya rekortmeni eski Alman yüzücü ve yarışın onur konuğu Ute Hascher-Brückner ile Türk Spor Vakfı Üyesi ve Devlet Eski Bakanı Kürşad Tüzmen de yer aldı. Tüzmen, Çanakkale Boğazı’nda, bu yarışın yapılması için ortaya önemli bir vizyon koyan ve geçtiğimiz hafta hayatını kaybeden Türk Spor Vakfı Başkanı Arif Türkay Peker’in anısına kulaç attıklarını açıkladı.

Troya’nın UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ne girişinin 20’nci yılı olması ve 2018’in “Dünya Troya Yılı” ilan edilmesi sebebiyle bu yıl ilki gerçekleştirilen; önümüzdeki yıllarda da İstanbul Boğaziçi Kıtalararası Yüzme Yarışının hemen ardından gelen ilk hafta sonunda düzenlenmesi planlanan yarışa Çanakkaleliler de yoğun ilgi gösterdi.

Ana sponsorluğunu bu yıl 61’inci kuruluş yıldönümünü kutlayan Kale Grubu’nun üstlendiği Troya Açık Su Yüzme Yarışının ilkinde, erkeklerde Doğukan Ulaç birinci olurken, Hasan Emre Musluoğlu ikinci, Deniz Akış da üçüncü sırada yer aldı. Kadınlarda ise nefes kesen yarışı Nilay Erkal birinci, Ada Sude Korkmaz ikinci, Ruth Hatton ise üçüncü sırada tamamladı.

Yarış sonunda dereceye giren sporculara ödüllerini, Çanakkale Valisi Orhan Tavlı, Türk Spor Vakfı Üyesi ve Devlet Eski Bakanı Kürşad Tüzmen, Kale Grubu Başkanı Zeynep Bodur Okyay, Kale Grubu Başkan Yardımcısı Osman Okyay takdim etti.

Zeynep Bodur Okyay, Kale Çanakkale Bisiklet Festivali’nin ardından Troya Açık Su Yüzme Yarışına da sponsor olmaktan büyük mutluluk duyduklarını ve uluslararası spor organizasyonlarını Çanakkale’nin tarihi, kültürü, doğası ile bir bütün olarak algılanabilmesi için en ideal yol olarak gördüklerini belirtti.