3 yıl önce Adalar Denizle Yaşam ve Spor Kulübü Derneği (ADYSK) tarafından gelecek nesillere tüm saklı zenginlikleriyle korunabilmiş bir Marmara Denizi bırakmak amacıyla hayata geçirilen “Denizler Yaşam Dolsun” projesi kapsamında, Türkiye’nin ilk mercan transplantasyonu gerçekleşmişti. Tüm olumsuzluklara rağmen Marmara  Denizi’nde yaşamını sürdüren Akdeniz’e özgü sarı mercanların inşaat tozlarından etkilenmesi üzerine İstanbul Su Bilimleri Fakültesi bilim insanları, mercanları taşımıştı. Yassıada ve Sivriada açıklarından Neandros(balıkçı) adasına götürülen yaklaşık 300 mercandan 270’den fazlası özel yapışkan ve dikkatli çalışma ile hayata dönmüştü.  Denizi Adalar bölgesinde binlerce metrekare hayalet ağ temizlendi. Roche İlaç Türkiye tarafından desteklenen projenin geldiği aşama için yapılan son dalışa tiyatro ve sinema oyuncusu Özge borak katıldı.  Adalar Denizle Yaşam ve Spor Kulübü Derneği organizasyonuyla bir araya gelen bilim insanlarının çalışmaları mercanların üzerinde anlatıldı. Roche İlaç Türkiye Genel Müdürü Natasa Klicko, “Sürdürülebilirlik, 120 yılı aşkın bir süredir hayatları iyileştirmek için çalışan markamız faaliyetlerinin ayrılmaz bir parçası. Denizler Yaşam Dolsun projesi kurumsal sorumluluk anlayışımızda da karşılanmamış ihtiyaçlara odaklandığımızın bir göstergesi. Marmara Denizi’ndeki yaşam çeşitliliğinin sürdürülebilirliği için attığımız bu adımı ileriye taşımak istiyoruz.” dedi. Sualtı belgeselcisi Savaş Karakaş ise, “Sukürenin sarsılmaz düzeninin devam etmesi için herkesin sorumluluk duyması gerekli. Denizlere atılan plastiklerin kaç canlıyı öldürdüğünü tahmin etmek bile güç. Ürkütücü rakamlar her geçen gün artıyor. Sadece mercanların değil, yaşamın bize hediyesi tüm canlıları doğal ortamlarında rahatsız etmemeliyiz.” diye konuştu.

“Sarı Deniz Dalı Marmara’da Varolsun”

Projenin yürütücüsü İstanbul Üniversitesi Su bilimleri Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Eda Nur Topçu, “ Bu canlıları oldukları yerden yaşayabilecekleri bir alana götürürken elimizden geleni yaptık. Çünkü varlıkları Marmara Denizi’nin geleceği için vazgeçilmez. Başarı oranımızın yüksekliği bizi mutlu ediyor ama keşke taşımak zorunda kalmasaydık.  Sarı deniz dalı olarak adlandırılan sarı gorgon tehdide açık durumda ama bizce daha da hassas nitelikte. Başlı başına bir habitat olan bu canlıların korunması gerekli.” dedi. ADYSK Başkanı Volkan Narcı ise, projenin bu yıl da devam edeceğini ve Marmara Denizi’ni korumak için gönüllülerin çok çabalaması gerektiğini belirtti.

“Büyülü dünyaya bir kez daha indim”

Dalış sonrası konuşan Özge Borak ise, “Marmara Denizi’nin ne kadar canlı çeşitliliğinin bir kanıtız olan bu mercanların korunması için görev herkese düşüyor. Bir arama kurtarma dalgıcı olarak bu projede yer alam güzel. Denizlerin ve çevrenin kirlenmemesi için elimizden geleni yapmalıyız. Sualtının büyüleyici dünyasının güzelliklerini bir kez daha gördüm” dedi.